Doğu ve Güneydoğu'da alınan seçim sonuçlarını Cihan Haber Ajansı'na yorumlayan AK Partili bölge milletvekilleri, partilerinin yaşadığı oy kaybında temel unsurun özgür bir seçim ortamının bulunmaması ve sandık güvenliğinin olmamasının rol oynadığını düşünüyor.
AK Parti 2004 yerel seçimlerine yakın bir oy aldı, ancak 22 Temmuz 2007 genel seçimlerine göre yüzde 8'lik bir oy kaybı yaşadı. AK Parti en büyük kaybını ise Doğu ve Güneydoğu'da yaşadı. 2007 seçimlerinde AK Parti'ye karşı hezimet yaşayan DTP, oy oranını fazla artırmadı, ama belediye sayısını artırdı. Daha önce AK Parti'nin elinde olan Van, Siirt belediyeleri ile MHP'den Iğdır'ı kazanırken, Diyarbakır, Hakkari ve Batman'da yüksek oranda oy aldı.
AK Parti'de, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da alınan seçim sonuçları ile ilgili değerlendirmeler yapıldığı belirtiliyor. Bu kapsamda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bölge milletvekillerinden yazılı rapor aldığı ifade ediliyor.
Doğu ve Güneydoğu'da PKK'nın, halkı AK Parti'ye oy vermemesi yönünde ölümle tehdit ettiğini vurgulayan milletvekilleri, sandık başında yapılan psikolojik baskıyla vatandaşların bir kısmının sandık başına gitmediğini, bir kısmının ise can ve mal güvenliği nedeniyle oylarını aynı DTP'ye vermek zorunda kaldığını söylüyor. Bu konuda öz eleştiri de yapan AK Parti'nin bölge milletvekilleri, bazı aday seçiminde yanlış yaptıklarını belirtirken, son dönemlerde yapılan açılımların terör örgütü tarafından seçim yatırımı olarak lanse edildiğini, dolayısıyla vatandaşın tercihini başka yönde kullandığını söyledi. Milletvekilleri, Doğu ve Güneydoğulu seçmenin AK Parti'ye hala desteğini büyük ölçüde devam ettirdiğini, seo ancak 'geleneksel devlet ideolojisi ile örtüşme, dik dur, AB ve Anayasal reformlara cesaret ağırlık ver' mesajını verdiğini düşünüyor.
AK Partili Doğu ve Güneydoğu milletvekillerinin değerlendirmeleri şöyle:
ÖZGÜR BİR SEÇİM OLMADI, AÇILIMLAR DEVLET İDEOLOJİSİ OLARAK ANLATILDI
Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan: "Seçimde herkesi şaşırtan sürpriz sonuçlar ortaya çıktı. Kimse sonuçların bu şekilde olacağını öngöremedi. DTP kimlik ve umut üzerinden siyaset yaptı. Olabilecekleri değil, olması imkânsız vaatlerle seçmeni etkilemeye çalıştı. Bir diğer husus ise seçim güvenliği alınamadı. Dolayısıyla özgür bir seçim olmadı. Devlet sandıkların fiziki güvenliğini sağladı, ama oy kullanılan mekânlarda gerekli psikolojik rahatlamayı sağlayamadı. Çünkü güvenlik güçleri sandıkların bulunduğu yerlere giremiyor. Zor oyunu bozar diye bir söz var. İnsanlar bu zorba ve baskıcı ortamda DTP'ye mecburen oy vermek zorunda kaldı. Bir de yaptığımız açılımlar yeterince karşılık görmedi. Bunların zamanlaması yanlış oldu belki de. DTP ve örgüt sürekli bu yönde propagandalar, manipülasyonlar yaptı. Yapılan açılımların devletin bir ideolojisi ve projesi olarak anlatıldı. Dolayısıyla halk bu adımların samimimi olmadığına inandırıldı. Halk da bunları seçim yatırımı olarak gördü. Bu da halk arasında ters tepkiye neden oldu."
PKK, EVLERE ŞANTAJ MEKTUPLARI BIRAKTI, ADAY SEÇİMİNDE HATA YAPTIK
Van Milletvekili İkram Dinçer: "Doğu ve Güneydoğu'da alınan seçim sonuçlarını etkileyen birçok faktör var. Demokrasiyi ağızlarından düşürmeyen bazı insanların, her türlü şiddet, şantaj ve tehdide başvurduklarına şahit olduk. İnsan haklarını savunanların bundan nasibini almadığını gördük, yaşadık. Bir çok yerde arabalarımız taşlandı, mahsur kaldık. Mağdur Kürt halkının duygularını istismar ederek oylarını almaya çalıştı. Belli ölçüde de başardı bunu. Ama halkımız verdiği oyun hesabını soracak. Sandıkların hakimiyeti yoktu. İnsanlar, şantaj mektupları ile 'oyunuzu verirseniz, canınızla ödersiniz' diyerek tehdit edildi. Vatandaşların bir kısmı, can, mal ve çocuklarının geleceği için ya sandık başına gitmedi ya da oyunu DTP'ye vermek zorunda kaldı. Özeleştiri de yapmak lazım. Daha yıpranmış ve yeni yüzlerle seçmen karşısına çıkabilirdik. Bu konuda yanlış yaptık. Karşı taraf bunu çok istismar etti. Roj Tv sürekli hükümete karşıtı yayınlar yaptı, nefret tohumları ekti. Bu da insanların tavrını etkiledi."
ROJ TV, HÜKÜMETE VE BAŞBAKANA KARŞI NEFRET KÜLTÜRÜ AŞILADI
AK Parti Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen: "AK Parti'nin 2009 seçimlerinde Batman'da aldığı oylarda bir artış oldu. 24 binden 70 bine çıktı. 2007'ye göre ise yaklaşık bin oy civarında bir düşüş yaşandı. AK Parti Batman'da küçülmedi, ancak DTP büyüdü. Bu seçimi, sandık güvenliği ve demokratik özgür seçim ortamının oluşturulamaması ve halkın verdiği mesaj açısından iki yönlü olarak değerlendirmek gerekir. Seçim boyunca çeşitli saldırılara maruz kaldık. Kadın kollarımıza saldırıldı. Araçlarımız taşlandı, camları kırıldı. Biz ise hep alttan alan taraf olduk. Oyların yarısı açıkta kullanıldı. Her sandık başında 10-12 DTP'li vardı. Bunlar hem seçmen üzerinde hem de görevli diğer memurlar üzerinde çok ciddi baskılar kurdu. İtirazlarımızı yaptık ama yeterli olmadı. Sonuçta özgür ortamda demokratik bir yarış olmadı. İnsanlar korku içinde oy kullandılar, bu seçim sağlığına gölge düşürdü. Bu seçim bize bir mesaj oldu. Devletin özellikle geçmişte yaptığı yanlış uygulamalar AK Parti'ye mal edildi. Geleneksel devlet çizgisi ile örtüştüğümüz şeklinde bir algı oluşturuldu. Yani hata yapan devlet anlayışı ile örtüştük bir yerde. Halk, 'sana çözüm için destek verdim ama sen devletin güdümüne girdin' dedi. Bunda partimizin bazı söylem ve çıkışlarının da etkisi oldu. Bölge insanı, burada samimiyeti tartışılmayacak cesur bir duruş sergilenmesini istedi. AK Parti'yi 2007 duruşuna çağırdı. Yapılan açılımların olumlu etkisi oldu. Kimlik siyaseti yapmadığımız halde en çok oy alan parti durumundayız bölgede. Bu seçim bir referandum havasına sokuldu. Yapılan hizmetlerin, açılımların seçimi yatırımı olduğu şeklinde propaganda edildi. AK Parti'nin samimi olmadığı anlatıldı. DTP'ye yakın yayın organlarında hükümete karşı sürekli bir nefret kültürü aşılandı, kamplaşma meydana getirilmeye çalışıldı. Bu da seçim sonuçları üzerinde etkili oldu."
HİZMETİN YERİNİ KİMLİK SİYASETİNİN YER ALDIĞI BİR SEÇİM OLDU
Hakkari Milletvekili Abdulvahhap Özbek: "Öncelikle bu sonuç halkımızın takdiridir, saygı duyuyoruz. Ancak bu seçimden herkesin ders çıkarması gereken çok yönlü bir sonuç çıktı ortaya. Dolayısıyla bizim de oyunu nispeten yükselten DTP'nin de bunun analizini çok iyi yapması lazım. DTP'nin artık bu işin bilincinde ve sorumluluğunu bilerek hareket etmesi gerekiyor. DTP'nin bölgede bazı kesimler üzerinde etkisi var. Bunu kabul etmek lazım. AK Parti'nin verdiği hizmetler noktasında bir eksiği yok. Fakat kimlik siyaseti noktasında daha fazla işler yapması lazım. Demek ki halk Kürt sorunu konusunda yeterli görmüyor yapılanları. Biraz da kimliğin öne çıktığı bir seçim oldu. Seçmen üzerinde ciddi bir baskı vardı. Yaptığımız ziyaretlerde sıkıntılar yaşadık. Bazı yerlerde dönmek zorunda kaldık. Yine de her şeye daha açılım yapıp insanların mutlu olması lazım. Herkesin bu sonuçlardan iyi niyetle ders çıkarması gerektiğini düşünüyorum."
Kategori : POLİTİKA